DOLAR

32,2430$% -0.01

EURO

34,7206% -0.2

GRAM ALTIN

2.399,72%-0,38

ÇEYREK ALTIN

3.945,00%-0,25

BİST100

10.336,50%0,68

BİTCOİN

2033832฿%-0.43446

ETHEREUM

98531Ξ%-0.75515

a
  • Selam Tuzla
  • TÜRKİYE HABERLERİ
  • AK PARTİ SÖZCÜSÜ ÇELİK: TÜRKİYE’NİN DEV BİR YATIRIM ÜSSÜ HALİNE GELDİĞİ, DÜNYANIN HER TARAFINDA GÖZLEMLENEN BİR DURUMDUR

AK PARTİ SÖZCÜSÜ ÇELİK: TÜRKİYE’NİN DEV BİR YATIRIM ÜSSÜ HALİNE GELDİĞİ, DÜNYANIN HER TARAFINDA GÖZLEMLENEN BİR DURUMDUR

AK Parti Sözcüsü Çelik, "Türkiye'nin Yatırım Açısından Güvenilir Bir Ülke Olduğu, Dev Bir Yatırım Üssü Haline Geldiği, Dünyanın Her Tarafında Gözlemlenen Bir Durumdur." Dedi.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Parti Genel Merkezinde, Cumhurbaşkanı Ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan Başkanlığındaki Merkez Karar Ve Yönetim Kurulu (MKYK) Toplantısı Devam Ederken Basın Toplantısı Düzenledi.

Terörle Mücadelede Şehit Olanlara Allah’tan Rahmet Dileyen Çelik, Ailelerine Ve Yakınlarına Başsağlığı Dileklerini İletti. Çelik, Evlat Nöbetindeki Diyarbakır Annelerine, MKYK Üyeleri Adına Selamlarını İleterek, “İnşallah Hepsinin Evlatlarına Tek Tek Kavuştuğu Günleri Görmeyi Diliyoruz.” Dedi.

Terörle Mücadele Operasyonlarının Hız Kesmeden Devam Ettiğini Hatırlatan Çelik, “Türkiye’nin Bütünlüğüne, Demokrasisine, Hukuk Devletine Ve Anayasal Düzenine Dönük Bu Saldırılara Karşı En Güçlü Mücadeleyi Vermeye Devam Edeceğiz.” Diye Konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Cumartesi Günü Adana’ya Ziyarette Bulunacağını Belirten Ömer Çelik, İlde Pek Çok Açılışın Yapılacağını Bildirdi.

Kovid-19 Salgını Dönemine Rağmen, Bütün Dünya Kapalıyken, Her Şey Askıya Alınmışken Bile Türkiye’de Açılışların Ne Kadar Kapsamlı Şekilde Devam Ettiğinin Görüldüğünü Vurgulayan Çelik, Son Dönemde, “AK Parti Döneminde Ülkede Fabrikalar Kurulmadığı” Şeklinde Eleştiriler Geldiğini Hatırlattı.

Ömer Çelik, “Maalesef Bir Yalan Siyaseti Yine Devreye Sokulmuş Durumda, Zannediyorlar Ki Yalan Siyasetini Çok Tekrar Edersek Gerçek Olur Ama Cumhurbaşkanımızın Katıldığı Bütün Törenlerde Yapılan Açılışlar Her Seferinde Bu Yalan Siyasetini Baştan Aşağıya Çökertiyor. Dolayısıyla, Ankara’nın Dışına Çıkmayan, Organize Sanayi Bölgelerini Gezmeyen Zevatın Herhangi Bir Şekilde Değerlendirmesinin Doğru Olduğunu Düşünmek Söz Konusu Değil.” Diye Konuştu.

Organize Sanayi Bölgelerinde (OSB) Yapılan Yatırımları Anlatan Çelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Her Ziyaretinde Gerçekleştirdiği Açılışların, “Fabrikaların Açılmadığı, Yatırımın Yapılmadığı Ve Yatırımların Durduğu” Şeklindeki Yalan Siyasetini Çökerten En Güçlü Tez Olduğunu Belirtti.

Türkiye’nin Her Tarafındaki Yatırımları Yakın Şekilde Takip Ettiklerini, Herhangi Bir Aksaklık Yaşanmadığını Aktaran Ömer Çelik, “Türkiye’nin Yatırım Açısından Güvenilir Bir Ülke Olduğu, Dev Bir Yatırım Üssü Haline Geldiği, Dünyanın Her Tarafında Gözlemlenen Bir Durumdur. Bundan Sonrasında Da Hem OSB’lerin Sayısının, İstihdamın Artması, Parsellerinin Artması, Buradaki Üretimin Daha Çok Artması Şeklinde Yeni Rakamlara Ve Yeni Rekorlara Ulaşacağımız Kuşkusuzdur.” Dedi.

PARİS İKLİM ANLAŞMASI

AK Parti’li Ömer Çelik, Çevre İle İlgili Düzenlemeleri Ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde Onaylanması Beklenen Paris İklim Anlaşmasını Da Değerlendirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan Tarafından Meclis Konuşmasında Altı Çizilen “Yeşil Kalkınma Devrimini”, Bir Vizyon Olarak Son Derece Sıkı Takip Ettiklerini İfade Eden Çelik, Bu Konuları MYK Ve MKYK Toplantılarında Da Kapsamlı Şekilde Ele Aldıklarını Aktardı. Ömer Çelik, Şunları Kaydetti:

“Cumhurbaşkanımız Hem BM Konuşmasında Paris İklim Değişikliği Anlaşmasına Dönük Yaptığı Atıfla, Hem Meclis’in Açılışında Bu Yeşil Kalkınma Devrimi Vizyonuna Dönük Yaptığı Değerlendirme İle Aslında Dünyada Pek Çok Yerde Söylem Düzeyinde Olan Bir Süreci, Türkiye’nin Bir Vizyona Dönüştürdüğünü Net Bir Şekilde Ortaya Koymuş Oldu. Yeşil Kalkınma Devri Diye İfade Edilen Süreci Çok Güçlü Bir Şekilde Sahipleniyoruz, Partimizdeki Bütün Birimlerimiz Bunu Takip Edecekler Ve Çalışmalarını Buna Göre Gerçekleştirecekler.”

Bu Kapsamda, Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Üretilmesi, Düşük Emisyonlu Ve Temiz Üretim Tekniklerinin Ağırlıklı Uygulanmasının Teşvik Edileceğini Söyleyen Çelik, Ulaştırmada, Demir Yolu Ve Deniz Yolunun Yük Ve Yolcu Taşımacılığındaki Payının Artırılmasının Önemli Olduğunu, Elektrikli Ve Hibrit Araç Kullanımının Oranının Artırılmasının Gündeme Alınacağını Anlattı.

Çelik, “Sıfır Enerjili Bina Standardının Yaygınlaştırılması, Tarımda Gıda Atığını Azaltacak Tedbirler Alınması, Geri Dönüşümün Güçlendirilmesi, Orman Ve Su Kaynaklarının Korunması Ve Geri Dönüştürülmüş Malzemelerin Her Alanda Daha Çok Kullanımı, Daha Büyük Oranda Teşvik Edilecek Ve Takip Edilecektir.” Diye Konuştu.

“İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNE KARŞI GEREKEN TEDBİRLER DE ALINACAK”

İklim Değişikliğinin İnsan Hayatını Tehdit Eden Bir Olgu Olduğunu, Devletler Açısından Da Çeşitli Riskler Oluşturduğunu Söyleyen Çelik, İklim Değişikliği Meselesinin Yeni Bir Tehdit Olarak Değerlendirilerek Buna Karşı Gereken Tedbirlerin De Alınacağını İfade Etti.

Meteorolojik Hadiselere Karşı Erken Uyarı Sisteminin Kurulmasının Bunların Başında Geldiğine İşaret Eden Çelik, Şehirlerin Altyapı Ve Planlama Süreçlerinin De Bu Kapsamda Gözden Geçirilmesinin Söz Konusu Olacağını Belirtti.

Çelik, “Her Kuşaktan, Her Kesimden İnsanımızın, Her Siyasi Partinin Bu Yeşil Mutabakatı, Yeşil Kalkınma Devrimini Güçlü Bir Şekilde Sahiplenmesi, Ülkemizdeki Her Tartışmanın Odağına Bunu Da Yerleştirmesinin Önemli Olduğunu İfade Ediyoruz. Biz Parti Olarak Çalışmalarımızın En Önde Gelen Gündem Maddelerinden Biri Olarak Bunun Altını Çiziyoruz Ve Buna Güçlü Bir Şekilde Sahipleneceğimizi İfade Ediyoruz.” Dedi.

SURİYE’DEKİ DURUM

Suriye’deki Hadiselerin Önemli Gündem Konularından Biri Olduğunu Ve Bunun MYK Ve MKYK Toplantılarında Yakın Bir Şekilde Değerlendirildiğini Ve Detayların Görüşüldüğünü Belirten Çelik, “İdlib’de Ve Suriye’nin Diğer Bölgelerinde Kalıcı Kılınmasını Arzu Ettiğimiz Barışın Ve İstikrarın Korunması Konusuna Son Derece Büyük Önem Veriyoruz. 4 Milyon Civarında İnsanın Son Derece Zor Koşullarda Yaşadığı İdlib’de Ortaya Çıkacak Bir Gerginlik Yeni Göç Dalgaları Ve Yeni İnsani Trajediler Üretecektir. Bunun Olmaması İçin Bütün Detayları Takip Etmeye Devam Ediyoruz.” Diye Konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 29 Eylül’de Soçi’de Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin İle Yaptığı Görüşmenin Bu Bakımdan Önemli Olduğuna Dikkati Çeken Çelik, “Burada Bizim Açımızdan Suriye’de Bir Kalıcı Barışın Sağlanması İçin Bir Siyasi Çözüm Oluşturulması Esastır. Bu Bakımdan Anayasa Komitesinin Yaptığı Çalışmaların Geldiği Aşamaları Yakın Bir Şekilde Takip Ediyoruz, Değerlendiriyoruz. Birincisi, Bu Siyasi Çözüm Tabii O Siyasi Çözümün Zeminin Korunması İçin İdlib Dahil Diğer Bölgelerde İstikrarın Sağlanması Meselesi, Aynı Şekilde İnsani Durumu Yakından Takip Etmemiz Söz Konusu.” Değerlendirmesinde Bulundu.

Çelik, Bir Diğer Gündem Maddelerinin İse Fırat’ın Doğusunda Terör Örgütlerinin Hareketleri Ve Terör Örgütlerine Çeşitli Ülkelerin Verdiği Desteklerin Yakın Bir Şekilde Değerlendirilmesi Olduğunu Aktardı.

İdlib’deki Ateşkes İhlallerini Ve Sivillere Dönük Saldırıları Yakından Takip Ettiklerini Söyleyen Çelik, “Cenevre’de Faaliyete Geçen Anayasa Komitesinin Çalışmalarının Başarıya Ulaşması Bu Noktada Kilit Rol Oynayacaktır. Biz De Kendi Dış Politika Gündemimiz Açısından Bu Konuyu Takip Etmeye Devam Ediyoruz. Partimizle Görüşen Heyetlere De Bu Konudaki Telkinlerimizi, Açıklamalarımızı, Değerlendirmelerimizi İfade Ediyoruz.” Dedi.

GALATASARAY-MARSİLYA MAÇINDA YAŞANANLAR

Çelik, Dünyanın Çeşitli Yerlerindeki Nefret Suçları, İslam Düşmanlığı, İslamofobi İle İlgili Konuların Da Partilerinin Gündeminde Olduğunu, Parti Birimlerinin Bunları Kendi Bakış Açılarından Değerlendirdiğini Vurguladı.

Galatasaray-Marsilya Maçında “Bozkurtlar”In Nefret Suçu İşleyen Olaylar Çıkardığına Dair Fransa’da Bir İktidar Milletvekilinin İddiada Bulunduğunu Hatırlatan Çelik, Marsilya Tribünleri İçerisindeki Bir Grubun Türkiye Ve Azerbaycan’a Karşı Nefret Suçu İçeren Pankartlar Açtığının Görüntülerde Yer Aldığını Söyledi.

Olaylar Karşısında Galatasaray Taraftarlarının Olgun Bir Davranış Sergilediğini Belirten Çelik, Bu Konuda Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim’in De Uyarıda Bulunduğunu Ancak Nefret Suçu İşleyenlerin Haddini Aşması Sebebiyle Taraftarların Belli Bir Yerden Sonra Haklı Olarak Tepki Verdiklerini İfade Ettiğini Aktardı.

Çelik, “Burada Aslında Nefret Suçu İşleyen Başka Bir Grupken, Sürekli Olarak Türklerin Ya Da Müslümanların Suçlanması Gibi Bir Çifte Standartla Her Zaman Karşı Karşıya Kalıyoruz. Orada Her Açıdan Kamera Görüntüleri Var, Marsilya Taraftarı Tribünlerinde Oturan, Marsilya Taraftarlarını Kesinlikle Kastetmiyorum, Bir Grubun İşlediği Bir Nefret Suçudur. Bunun Böyle Afaki Bir Şekilde Bozkurtlar Denilerek Bir Şekilde İfade Edilmesi Doğru Değildir. Herkesin İfadelerinde Son Derece Sağduyulu Olması Ve Dikkatli Davranması Gerekir.” Dedi.

Fransa’da İçişleri Bakanı’nın Verdiği Beyanatlarda Kaç Tane Cami Kapattığıyla Övündüğünü Söyleyen Çelik, “Dünyanın Herhangi Bir Yerinde Bir İçişleri Bakanı’nın ‘Ben Cami Yaptırmıyorum, Ben Kilise Yaptırmıyorum, Ben Havra Yaptırmıyorum’ Gibi Bir Açıklama Yapması Övünülecek Bir Şey Midir? Aslında Ayrılıkçılıkla Mücadele Ettiğini Söylüyor Fransa İçişleri Bakanı Ama Kullandığı Söylem Başından İtibaren Ayrılıkçı Bir Söylem Olarak Gündeme Geliyor.” Diye Konuştu.

DEAŞ Gibi Terör Örgütleriyle Fiziki Mücadelenin Yanı Sıra İdeolojik Mücadelenin De Çok Önemli Olduğunu Vurgulayan Çelik, “Avrupa’da Yapılan Araştırmalarda DEAŞ’a En Çok İdeolojik Mühimmat Sağlayan Şeyin Bu İslam Düşmanı Açıklamalar Ve Uygulamalar Olduğunu Gösteriyor. Dolayısıyla Ayrılıkçılıkla Mücadele Edeceğim Diye Ayrılıkçılık Yapanlar Aslında Herhangi Bir Şekilde Ayrılıkçılığı Geriletmiş Olmuyorlar, Sadece DEAŞ Gibi Terör Örgütlerine İdeolojik Mühimmat Sağlamış Oluyorlar.” Değerlendirmesinde Bulundu.

“ENTEGRASYONU GÜÇLÜ BİR ŞEKİLDE DESTEKLİYORUZ”

Asimilasyonun Entegrasyonun Önündeki En Büyük Engel Olduğunu, İnsanların Asimile Olmayacaklarını Düşündükleri Zaman Entegrasyon Süreçlerine Gireceklerine İşaret Eden Çelik, “Entegrasyon Süreçlerinin Altında Gizli Bir Alt Yazı Olarak Asimilasyon Varsa, İnsanları Kendi Kimliklerinden Soyundurup Başka Bir Şeye Dönüştürme Şeklinde Birtakım Yaklaşımlar Varsa İnsanlar Entegrasyona Direnirler. Halbuki Biz Entegrasyonu Güçlü Bir Şekilde Destekliyoruz Ama Asimilasyona Karşı Bir Yaklaşımın Ortaya Konulması Şartıyla. Asimilasyon Olmadığı Sürece Entegrasyon Her Zaman Güçlü Bir Şekilde Desteklenmelidir.” Dedi.

Demokratik İklimin Bütün Demokrasileri Etkileyen Bir Şey Olduğuna Dikkati Çeken Çelik, “Demokratik Dayanışmanın Güçlü Olması İçin Demokrasilerin Güçlü Olması Gerekiyor Ama Bu Tip Yaklaşımlar Aslında Demokratik Süreçleri Zehirleyen, Toplumların Demokratik Düzenine Zarar Veren Yaklaşımlar. Maalesef Bunun Bir İçişleri Bakanı’ndan Gelmesi Son Derece Üzücüdür. Umarız Bundan Sonra Daha Dikkatli Açıklamalar Yaparlar, Daha Titiz, Daha Özenli, Bunun Dünyanın Başka Yerlerinde Nasıl Yankılandığına Dair Daha Duyarlı Davranırlar.” Diye Konuştu.

CEZAYİR İLE FRANSA ARASINDAKİ GERGİNLİK

Türkiye İle İlgili Bir İftira Söz Konusu Olduğunda Bunları Yakından Takip Ettiklerini Anımsatan Ömer Çelik, “Bu Çerçevede Cezayir İle Fransa Arasındaki Bir Gerginliğin Neticesi Olarak Fransa Devlet Başkanı Macron Tarafından Ülkemize, Cumhurbaşkanımıza, Osmanlı Devletimize Karşı Yapılan Açıklamayı Bir Değerlendirmek Gerekiyor. Macron, Cezayir Halkına Dönük Çeşitli Açıklamalar Yapıyor. Cezayir Devleti De Haklı Olarak Sömürgeci Geçmişiyle Yüzleşmesi Gerektiğini İfade Ediyor. Bunun Üzerine Macron, Osmanlı İmparatorluğu’na Atıf Yaparak Aslında Türkiye’yi Suçluyor. Ondan Sonra Da ‘Cezayir’de Kiralık Bir Hafıza Var’ Diyerek Cumhurbaşkanımızın Ve Türkiye’nin, Cezayir’in Siyasi Hafızasını Manipüle Ettiğini Söylüyor.” İfadesini Kullandı.

Macron’un İfadelerinin Hiçbir Şekilde Ciddiye Alınmayacak, Bir Devlet Başkanı Tarafından Yapılmaması Gereken Bir Açıklama Olduğunu Belirten Çelik, “Bir Ülkeyle İlgili Bir Açıklama Yapacaksanız, Türkiye’yi, Sayın Cumhurbaşkanımızı, Osmanlı Devleti’ni Niçin İşin İçine Karıştırıyorsunuz? Başka Bir Konudaki Hafızaya Dönük, Tarihe Dönük, Siyasete Dönük Bir Cari Açığınız Var. O Cari Açığı Kapatamıyorsunuz, O Cari Açığı Örtbas Etmek İçin Türkiye’ye Saldırıyorsunuz.” Dedi.

Cezayir Halkına Ve Cezayir Devletine “Kiralık Hafıza Kullanıyor.” Demenin Saygısızlık Olduğunu Vurgulayan Ömer Çelik Şöyle Devam Etti:

“Yine, ‘Fransız Sömürgeciliğinden Önce Cezayir’de Bir Devlet Var Mıydı?’ Diyor. Bu Da Saygıdeğer Bir İfade Değildir. Cezayir Halkı Ve Cezayir Devleti Onurlu Bir Halktır, Onurlu Bir Devlettir. Dolayısıyla Onların Devletleşme Sürecini, Milletleşme Sürecini Fransız Sömürgeciliğine Bağlamak Son Derece Aşağılayıcı Ve Yanlış Bir İfadedir. Doğruyu Söylemek Gerekirse Kendi Sömürge Mirasıyla Yüzleşmekten Kaçmak İçin Sayın Cumhurbaşkanımızı, Türkiye Cumhuriyeti’ni, Türkiye Cumhuriyeti’nin Tarihini, Osmanlı Devletini Hedef Alma Şeklindeki Bu Siyaseti Hiçbir Şekilde Anlayamadığımızı İfade Etmek İsterim. Son Derece Yanlış Bir Açıklama. Daha Titiz Olunmasını, Daha Özenli Olunmasını Defalarca Söylediğimiz Gibi Bir Kere Daha Söylüyoruz. Yoksa Biz Cevap Vermeye Devam Edeceğiz.”

“MAVİ VATAN KIRMIZI ÇİZGİMİZDİR”

Yunanistan Ve Güney Kıbrıs Rum Kesiminin Ege’de, Doğu Akdeniz’de Maksimalist Davranışlarından Vazgeçmesi Gerektiğini İfade Eden Çelik, “Ege’yi Kendi Gölü Zanneden, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Gibi Bir Devletin Varlığını Görmezden Gelen Bir Siyasetin Varacağı Hiçbir Yer Yoktur. En Son Bir Rum Gemisinin İhlali Karşısında Deniz Kuvvetlerimiz Anında Müdahale Ederek Onu Kendi Bölgesine Geri Göndermiştir.” Dedi.

Bir CHP Milletvekilinin, “Mavi Vatan” Kavramının Aşırı Saldırganlık İfade Ettiğini Söylediğini Hatırlatan Ömer Çelik, “Bu İfade Hangi Siyaseti Temsil Ediyorsa Biz Bu Siyasetin Tamamen Karşısındayız. Mavi Vatan Kırmızı Çizgimizdir, Mavi Vatan, Ana Vatanın Ayrılmaz Bir Parçasıdır. Eğer Birisi Çıkıp Da ‘Mavi Vatan Kavramı, Yunanistan’a Ya Da Başkasına Karşı Bir Saldırganlık İçeriyor’ Diyorsa Ve Bunu Da Türkiye Büyük Millet Meclisi Üyesi Sıfatıyla Söylüyorsa Bunun Tamamen Karşısında Olduğumuzu İfade Etmek İsterim.” Diye Konuştu.

Türkiye’nin Mavi Vatan’daki Hak Ve Menfaatlerini Korumak İçin Her Şeyi Yapacaklarını Vurgulayan Çelik Şöyle Devam Etti:

“Her Türlü Bedeli Öderiz, Her Türlü Mücadeleyi Veririz. Nitekim Kahraman Silahlı Kuvvetlerimiz, Kahraman Deniz Kuvvetlerimiz Bu Konuda Anında Müdahalede Bulunarak Gerek Mavi Vatan’ı, Gerek Kara Vatanı, Gerek Gök Vatanımızı Koruma Konunda Hava Kuvvetleriyle, Kara Kuvvetleriyle Bu Mücadeleyi Güçlü Bir Şekilde Veriyorlar. Esas Burada Tartışılması Gereken Yunanistan’ın Adada Anlaşmalarla Silahsız Olması Gereken Adaları Silahlandırmış Olması Ve Silahlandırmaya Devam Etmesidir.

Kendi Halklarının Refahından Çok Hayali Tehditler Üreterek Yunan Başbakanları, Ülkelerinin Kaynaklarını Başka Ülkelerin Silah Sanayilerini Güçlendirmek İçin Kullanıyorlar. Halbuki Anlamaları Gereken Şey Şudur; O Bahsettiğiniz Ülkeler Zor Zamanınızda Yanınızda Olmayacak Ama Türkiye Her Zaman Komşunuz Olarak Şimdiye Kadar Hep Zor Zamanınızda Yanınızda Oldu. Bundan Sonra Da Yine Bir Zora Düşerseniz, Bir Dara Düşerseniz Dünyada İlk Yardımınıza Koşacak Ülke Türkiye’dir. Bizim Herhangi Bir Şekilde İşgalci Ya Da Yayılmacı Emellerimiz Yoktur.”

“MASADA OLMAYA ÖNEM GÖSTERİYORUZ”

“Mavi Vatan”Da Yürütülen Faaliyetlerin Uluslararası Hukuka Uygun Olduğunu Hatırlatan Çelik, “Uluslararası Anlaşmalara Uygundur Ve Burada Tamamen Hukuka Uygun Bir Şekilde Ülkemizin Ve KKTC’nin Hak Ve Menfaatlerini Korumaya Dönük Çalışmalardır. Burada Masada Çözülebilecek Pek Çok Mesele Vardır, O Yüzden Masada Olmaya Önem Gösteriyoruz.” Dedi.

Hem Dışişleri Bakanlığının Diplomatik Yeteneği Hem De Milli Savunma Bakanlığının Birikiminin Sorunları Masada Çözecek Hazırlıkları Yaptığını Belirten Çelik, “Eğer Karşı Tarafta İyi Niyet Varsa, Gerçekten Bir Ortak Nokta Bulunmak İsteniyorsa Bu Mümkündür Ama Siz Masada Daha Çalışma Başlarken Sahada Fiili Durum Yaratırsanız Ve Aşırı Saldırgan Bir Tutum Ortaya Koyarsanız O Zaman Sahada Da Gayet Güçlü Bir Şekilde Kuvvetlerimizin Orada Var Olduğunu Ve Bir Milim Geri Adım Atmayacağını Her Zaman Görmüş Olursunuz.” Diye Konuştu.

Çelik, Yunanistan’ın Aklıselimle Hareket Etmesinde, Türkiye’nin “Mavi Vatan” Konusundaki Kararlılığını İyi Anlamasında, Sorunların Diplomasi Yoluyla Çözülmesi Konusundaki Hassasiyetine Hem Saygı Göstermesinde Hem De Bunu İyi Değerlendirmesinde Çok Büyük Fayda Olduğunu Değerlendirdiklerini Söyledi.

“Mavi Vatan”ın Türkiye’nin Kırmızı Çizgisi Olduğunu Hatırlatan Ömer Çelik, “Hiçbir Şekilde Tartışılacak Bir Yanı Yoktur. Birisi Çıkıp Da ‘Mavi Vatan Kavramını Kullandığımız Zaman Aşırı Saldırgan Bir Ya Da Yayılmacı Bir Kavram Kullanmış Oluyoruz’ Diyorsa Ancak Yunan Parlamentosunda İfade Edilecek Bir Sözün Türkiye’de İfade Edilmesinin Son Derece Üzüntü Verici Bir Durum Olduğunu İfade Etmek İsteriz.” Dedi.

Çeşitli Tartışmalar Vesilesiyle Yeni Anayasa Çalışmaları Bağlamında Kendisine Sorular Geldiğini Belirten Çelik, “Tabii Herkes Yeni Anayasa İle İlgili Görüşlerini Söyleme Hakkına Sahiptir. Buna Herhangi Bir Şey Diyeceğim Yok Ama AK Parti Olarak Daha Önce De Söylediğim Gibi Herhangi Bir Şekilde, Özellikle Laiklik Prensibi Konusuna Odaklanıldığı İçin Söylüyorum, Laiklik Prensibinin Anayasada Yer Alması Gerektiğini Ve Vazgeçilmez Olduğunu İfade Etmiştim. Laiklik Prensibi Sadece Bir Düzenleme Olarak Değil, Aynı Zamanda Da Bir Toplumsal Barış İlkesi Olarak Anayasadaki Yerini Koruyacaktır.” İfadesini Kullandı.

“LAİK DEVLET PRENSİBİNİ GÜÇLÜ BİR ŞEKİLDE SAVUNUYORUZ”

Partisinin Burada Laik Devlet Düzenini Savunduğunu Bildiren Ömer Çelik Şunları Kaydetti:

“Nitekim Sayın Cumhurbaşkanımız Mısır’a Gittiğinde De Laik Devlet Düzeni Önerisinde Bulunmuştur. Demokrasi Ve Laiklik Arasındaki İlişkinin Gerçek Prensiplere Dayanan Dengeli Bir İlişki Olması Gerektiğini Partimizin Kuruluşundan Beri Ortaya Koyduk. İki Şeye Karşıyız, Bunu Da İfade Ettim. Bir Tanesi Herhangi Bir Şekilde Laiklik Prensibine Karşı Her Türlü Açıklamaya Karşı Olduğumuzu, Partimizin Görüşünün Bu Olmadığını İfade Etmiştim.

Aynı Şekilde De Geçmişte Laiklik Adı Altında Demokrasiyi Boğan, Vatandaşlarımızın Değerlerine Saldıran, Vatandaşlarımız Üzerinde Bir Mengene Oluşturan, İnsanların Başta Eğitim Hakkı Olmak Üzere Hak Ve Hürriyetlerden Faydalanmasını Engelleyen Bir Laikçilik Anlayışı Üretilmiştir. Bunun Da Laiklikle İlgisi Yoktu. Rahmetli Nur Vergin Hocamız Bunun Adını ‘Laikçilik’ Koymuştu. Bu Da Laikliğin Bir İstismarıydı, Herhangi Bir Şekilde Laiklik İlkesiyle Bağdaşmıyordu. Türkiye’de Demokrasiyi Sakatlamak İçin Vesayete Alan Açmak İçin Uydurulmuş Ama Maalesef Türkiye’ye Çok Karanlık Günler Yaşatmış Uygulamaların Bir İdeolojik Referansıydı.”

“Laikçilik” Şeklindeki Katı Uygulamalara, Üniversitelerdeki Gençlere O Sıkıntıyı Yaşatan Uygulamalara, Çeşitli Yerlerde Ülkenin Demokrasisini Sakatlamak İçin Oluşturulan Uygulamalara Da Karşı Olduklarını İfade Eden Çelik, “Laik Devlet Prensibini Güçlü Bir Şekilde Savunuyoruz. Hem Rejimimiz Açısından Gerekli Olduğunu Hem De Toplumsal Barış İlkesi Olarak Gerekli Olduğunu Net Bir Şekilde Değerlendiriyoruz, Altını Çiziyoruz. Yakın Coğrafyamız İçin De Aslında Pek Çok Devlette Olması Gereken Bir Prensip Olarak, Bir Uygulama Olarak Değerlendiriyoruz.” Dedi.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

BAHÇELİ: MHP CUMHUR İTTİFAKI’YLA BİRLİKTE TÜRKİYE’NİN AKIL VE GÖNÜL ENERJİSİDİR

HIZLI YORUM YAP