DOLAR

32,5265$% -0.05

EURO

34,9789% 0.35

GRAM ALTIN

2.435,88%0,54

ÇEYREK ALTIN

4.050,00%-0,07

BİST100

9.716,77%-0,05

BİTCOİN

2108182฿%1.12208

ETHEREUM

103212Ξ%1.34105

a

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN: 2023, TÜRKİYE’NİN VE TÜRK MİLLETİNİN YENİDEN ŞAHLANIŞININ SEMBOLÜDÜR

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin 2023 Hedeflerini Rayında Tuttuklarını Belirterek, "2023, Türkiye'nin ve Türk Milletinin Yeniden Şahlanışının Sembolüdür." Dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde Düzenlenen “6. Anadolu Medya Ödülleri” Programında Konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Konuşmasına Ödül Alanları Tebrik Ederek Başladı.

Bünyesinde 320 Mahalli ve Bölgesel Radyoyu, Televizyonu, Gazeteyi, Dergiyi Bir Arada Buluşturan Anadolu Yayıncılar Derneğinin (AYD) Yürüttüğü Faaliyetleri Takdirle İzlediklerini Belirten Erdoğan, Derneğin Mahalli Basının Sesi Olma Yanında Milli Meselelerde Ortaya Koyduğu Onurlu Tavrın Türk Medyasının Gerçek Duruşunu Yansıttığına İnandığını Söyledi.

Medya Özel Ödülleri Kapsamında Ahmet Kekeç, Ferhat Koç, İbrahim Toru, Markar Esayan Gibi Son Yıllarda Hayatını Kaybeden İsimlerin Yaşatılıyor Oluşunun Önemli Bir Vefa ve Kadirşinaslık Örneği Olduğunu Aktaran Erdoğan, Bu Vesileyle Görevleri Başında Hayatını Kaybedenler Başta Olmak Üzere Ahirete İrtihal Eden Tüm Medya Mensuplarını Rahmetle Andı.

Özgür, Sorumlu ve Milli Basının Milletin Aydınlık Yarınlara Ulaşma Mücadelesinin En Önemli Destekçilerinden Olduğunu Vurgulayan Erdoğan, Ülkenin Dört Bir Yanında Adeta Dişini Tırnağına Takarak Çeşitli Mecralarda Görevlerini Yürüten Tüm Medya Mensuplarına Teşekkür Etti.

Erdoğan, “Hakikatin, Hakkın, Hukukun, Özgürlüğün, Velhasıl İnsana Dair Her Özlemin Savunucusu Olarak Gördüğüm Medya Mensuplarımızın Her Birine Başarılar Diliyorum. Bilhassa Bugün Burada Birlikte Olduğumuz Kardeşlerimize Büyük ve Güçlü Türkiye’nin İnşasına Verdikleri Destek İçin Şükranlarımı Sunuyorum. Siyasi Hayatımız Boyunca Hep Yakın Mesai İçinde Olduğumuz Basınımızla İnşallah Daha Nice Yolları Birlikte Yürüyecek, Daha Nice Güzel Haberler Paylaşacağız.” Diye Konuştu.

“ANADOLU BASINI DEMOKRASİNİN BESLENMESİ VE SAĞLIKLI İŞLEMESİ BAKIMINDAN HAYATİ ÖNEME SAHİP”

Anadolu Basınının Demokrasinin Beslenmesi ve Sağlıklı İşlemesi Bakımından Hayati Öneme Sahip Olduğunu Dile Getiren Erdoğan, Hem Halkın Vaktinde Ve Doğru Bilgilenmesi Hem de İdarecilerin Halkın Gündemini Sağlıklı Takip Edebilmesi Bakımından Medyanın Yeri Doldurulamayacak Bir Görev İfa Ettiğini Vurguladı.

Doğru ve Hakikatli Bir Kanaatin Beslediği Demokrasi Kültürünün Milli İradenin Üstünlüğünün Güçlü Şekilde Korunmasının da Temel Şartı Olduğunu Belirten Erdoğan, Genel Olarak Basın, Özellikle de Anadolu Basınının Bu Yönüyle de Mutlaka Desteklenmesi ve Teşvik Edilmesi Gereken Bir Vazife Gördüğünü Kaydetti.

Tüm Bu Misyonların Hakkıyla İfasının, Mahalli Basının Görevini Meslek Ahlakından Taviz Vermeden ve Ülkesine Karşı Sorumluluklarının Bilinci İçerisinde Yerine Getirmesine Bağlı Olduğunun Altını Çizen Erdoğan, Sözlerini Şöyle Sürdürdü:

“Şayet Anadolu Basını Bu İki Hususta Taviz Vermeden Yoluna Devam Ederse Gücünü Hiçbir Zaman Kaybetmez, Tam Tersine Daha da Artırır. Her Şeyin Küreselleştiği, Her Şeyin Dijitalleştiği, Her Şeyin Teknolojik Mecralara Evrildiği Bir Dönemde İnsanı Sosyal Çevresiyle Hala Merkezde Tutan Sahiciliğin Son Kalesi İşte Bu Anlayışla Çalışan Basın Olacaktır. Bir İnsanın Ölümünü Trajedi, Bir Milyon İnsanın Ölümünü İstatistik Olarak Gören Zihniyetin Dünyamızı İstila Etmeye Başladığı Bir Dönemde Siz Her Bir İnsanı Ayrı Bir Değer Kabul Eden Yaklaşımla Farkınızı Ortaya Koyabilirsiniz. Sosyal Medya Gibi Doğrunun Yalanla, İftiranın Kumpasla, Çarpıtmanın Kötü Niyetle, Sinsiliğin Çıkarcılıkla Karıştığı Mecraları Zapturapt Altına Alacak Olan da Yine Sizin Gayretinizdir. Gücünü İnsandan Alan, Malzemesi de Muhatabı da İnsan Olan Anadolu Basınımız Kendini Bu Doğrultuda Ne Kadar Geliştirirse Geleceğine O Derece Güvenle Bakar. Tüm Kalbimle İnandığım Şu Gerçeği Bir Kez de Sizlerin Huzurunda İfade Etmek İstiyorum. Medyamızın Yüz Akları, Tüm Değerleri, Tarihi, Kültürüyle Milleti Aşağılayan Mankurtlar Değil, Bu Millete Hizmet Etmeyi En Büyük Şeref Kabul Edenlerdir.”

Bunları Söylerken Aslında Ülkede Geçmişi İki Asrı Bulan Basın Hayatında Aşağı Yukarı Hep Aynı Başlıklar Altında Gündeme Getirilen Tartışmaları da İfade Etmiş Olduklarını Belirten Erdoğan, Şöyle Devam Etti:

“Tartışmanın Bir Tarafında İcraatlarının Eleştirilmesinden Hoşlanmayan Yönetimler, Diğer Tarafında İse Maşeri Vicdan Yerine Belli Çıkar Çevrelerinin Aparatı Olmakla İtham Edilen Basın Vardır. Nitekim Basın Tarihiyle İlgili Çalışmalara Baktığımızda Avrupa ve Amerika’daki Basının Ortaya Çıkış ve Gelişme Süreciyle Bizdeki Serencamı Arasındaki Keskin Fark Açıkça Görülmektedir. Bununla Birlikte Çanakkale Savaşı, İstiklal Harbi, Kıbrıs Çıkarması, Terörle Mücadele, 15 Temmuz Gibi Kritik Dönemlerde Basının Önemli Bir Kısmının Sergilediği Onurlu Yaklaşım Tarihimize Şanla, Şerefle Kaydedilmiştir. Aynı Şekilde 27 Mayıs Yassıada Yargılamaları, Muhtıralar, 12 Eylül, 28 Şubat Gibi Dönemlerde Ülkesinin e Milletinin Değil de Darbecilerin Yanında Saf Tutanlar da Milli Hafızamızın Kara Kaplı Defterine Mimlenerek İşlenmiştir. Milletimiz Bilhassa 1960’tan Beri Darbecilere ve Onların Yaptığı İnsanlık Dışı İşlere Kılıf Bulmaya Çalışan Gazeteci Sıfatlı Haysiyet Cellatlarını Unutmadı, Unutmayacak. Ülkesi, Halkı ve Mesleğinin İtibarı İçin Özgürlüğü ve Canı Dahil Her Türlü Riski Göze Alarak Mücadele Eden Gazetecileri de Bu Millet Asla Unutmadı ve Unutmayacak.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bugün Burada Bu Meslek Mensuplarıyla Bir Arada Olmaktan Memnuniyet Duyduğunu Belirtti.

Türkiye’nin Son 2 Asrının Sadece Basın Değil, Her Alanda Arayışlarla, Keskin Yol Ayrımlarıyla Geçtiğini Dile Getiren Erdoğan, Batı’nın Sömürgecilik ve Sanayileşme Yoluyla Oluşturduğu Maddi Üstünlük Karşısında Eldeki Son Vatan Toprağı Anadolu’nun Dahi Tehlikeye Girdiği Dönemler Yaşandığını, Milletin Canını Dişine Takarak Verdiği Mücadelelerden Sonra da Rahat Bırakılmadığını Anlattı.

Erdoğan, Anadolu’ya Sahip Olamayanların Milletin Ruhunu İşgal Etmek, Her Şeyini Elinden Almak İçin İçeriden ve Dışarıdan Nice Yollara, Yöntemlere Başvurduklarını İfade Ederek, Tek Parti Faşizmi, Darbeler, Vesayet, Siyasi, Sosyal ve Ekonomik Saldırıların Bu Zorlu Sürecin Farklı Dönemlerdeki Tezahürleri Olduğunu Söyledi.

Türkiye’nin Sanayi Devrimini Kaçırmasını, Bilgi ve Teknoloji Devriminde Geride Kalmasını Sağlayanların Türkiye’yi Yeniden Yapılanan Küresel Siyasi ve Ekonomik Düzenden Dışlamak İçin Var Güçleriyle Çalıştıklarını Belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ama Bu Defa Farklı Bir Türkiye İle Karşı Karşıya Kaldılar. Artık Siyasetini, Ekonomisini, Dış Politikasını, Sosyal Dinamiklerini Diledikleri Gibi Yönlendirebilecekleri Bir Türkiye Olmadığını Gördüler. Rahmetli Menderes ve Özal’ın Başlattığı Demokrasi ve Kalkınma Hamlesini Geçtiğimiz 19 Yılda En Üst Seviyeye Çıkarmış, Kendi Politikalarını Kendi Belirleyen Bir Türkiye Gerçeği İle Karşı Karşıya Kaldılar.” İfadelerini Kullandı.

Söz Konusu Güçlerin, Bölgesinde Hem Sahadaki Varlığıyla Hem Masadaki Gücüyle Söz Sahibi Bir Türkiye Olduğunu Yaşayarak Kabullendiğini Vurgulayan Erdoğan, Şöyle Devam Etti:

“Dünyada Haksızlıklara, Adaletsizliklere, Riyakarlıklara Meydan Okuyan, Mazlumların ve Mağdurların Umudu Bir Türkiye Fotoğrafının Yükseldiğini Fark Ettiler. Altyapısını Tamamlamış, Yatırım, Üretim, İstihdam, İhracat ve Büyüme Hedefiyle 2023’e Yürüyen Bir Türkiye Hakikati, Attıkları Her Adımda Karşılarına Çıktı. Bununla Kalmayıp Evlatlarına 2023’ü, 2071’i Hedef Gösteren, Vizyon Sahibi Bir Türkiye’nin Yükselişini Şu Anda Seyrediyorlar. Daha Düne Kadar Bırakınız 30 Yılı, 50 Yıl Sonrasını, 3 Gün, 5 Gün Sonrasını Göremeyen, Buna Göre Hesap Yapamayan Bir Türkiye’den Böyle Bir Ufka Sahip Bir Türkiye’ye Ulaşmanın Anlamını En İyi Sizler Bilirsiniz.

Ekonomisi Birkaç Milyar Dolarlık Spekülasyonlarla Yerle Yeksan Olan, Siyaseti Birkaç İhtirasla, Aktörle Kaosa Sürüklenebilen, Güvenliği 3-5 Teröristle Tehlikeye Düşürülebilen, Sanayisi Dışa Bağımlı, Ticareti Hacimsiz, Turizmi Kısır, Toplumsal Fay Hatları Faal, Velhasıl Her Tarafı Lime Lime Dökülen Bir Türkiye Özlemiyle Yanıp Tutuşanlar Elbette Hala Mevcut. Bu Hevesle Son 7-8 Yıldır Buldukları Her Araca Her Fırsatta Sarıldılar Ama Hamdolsun Allah’ın Yardımı ve Milletimizin Desteğiyle Bu Tuzakların Tamamını Bozduk.”

“TARİHİ BİR YÖNETİM REFORMUNU HAYATA GEÇİRDİK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkemizi 2023 Hedefleri Rayında Tutarak, Vaktimizi ve Enerjimizi Heba Etme Girişimlerini Boşa Çıkardık. Bununla Kalmadık, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine Geçiş Gibi Önemi ve Anlamı İleride Çok Daha İyi Anlaşılacak Olan Tarihi Bir Yönetim Reformunu Hayata Geçirdik. İki Asırdır Defalarca Sergilenen Oyunların Artık İşe Yaramadığı Bu Türkiye Gerçeğini Kabullenmek İstemeyenlerin, Kimi Zaman Açık Kimi Zaman Gizlice Sergiledikleri Taktikleri Bir Bir İfşa Ettik.” Dedi.

Demokrasinin, Hukuk Devletinin, Özgürlüklerin Kurallarını Kendi Çıkarları Doğrultusunda Eğip Bükenlerin, Buram Buram Riyakarlık Kokan Sözleri ve Tavırlarının Artık İşe Yaramadığını Bildiren Erdoğan, “Kendi Toplumlarının Güvenliği ve Refahı Dışında Hiçbir Şeyi Umursamayanların Bencillikleri Dönüp Dolaşıp Kendilerini Vuracak Bir Bumeranga Dönüştü. Göçten İklim Değişikliğine, Terörden Salgın Krizine Kadar Dünyanın ve İnsanlığın Tamamını İlgilendiren Her Yeni Sınamada Kendilerini Gelişmiş Olarak Nitelendirenlerin Aslında Ne Kadar Zayıf Oldukları Anlaşıldı.” İfadelerini Kullandı.

Türkiye’nin Bu Sınamalar Karşısında Verilen Başarılı İmtihanla Farkını Ortaya Koydukça Hesapların Sürekli Yeniden Yapılmaya Başlandığını Belirten Erdoğan, “İşte Bugün Büyük ve Güçlü Türkiye’nin İnşası Yolundaki En Önemli Durağımız 2023’ün Eşiğindeyiz. Ülkemizi Küresel Sistemin Yeniden Yapılanmasının Dışına İtmek İçin Kıvrananların Son Umudu 2023’te Eski Türkiye’yi Yeniden Hortlatmaktır. İnşallah Bu Defa da Başaramayacaklar. Milletimiz Uzunca Bir Mücadelenin Ardından Döktüğü Alın Teri ve Gerektiğinde Feda Etmekten Çekinmediği Canı Pahasına Yakaladığı Bu Fırsatı Kaçırmama Azim ve Kararlılığını Sahiptir.” Diye Konuştu.

Verdikleri Büyük ve Güçlü Türkiye Mücadelesinde Hep Yanlarında Olan Anadolu Medyasının Desteğini, Girilen Bu Son Süreçte Daha Güçlü Şekilde Göreceklerine İnandığını Bildiren Erdoğan, Şöyle Konuştu:

“Unutmayınız Bu Mesele Ne Tayyip Erdoğan’ın Kişisel Meselesidir Ne Parti Meselesidir Ne Başka Bir Kısır Hesap Meselesidir. 2023, Türkiye’nin ve Türk Milletinin Yeniden Şahlanışının Sembolüdür. 2071 Özellikle Anadolu’nun Ebedi Vatanımız Olduğu Gerçeğini Bir Kez Daha İlanımız Olarak Ortaya Koyduğumuz Bir Yıl Olacaktır. Ve 2053, Sahip Olduğumuz Tarihi Mirasımıza Sıkı Sıkıya Sahip Çıkmamızın İradesidir. Bu Hedeflere ve Vizyonlara Sahip Çıkmak Da Ülkemizdeki Her Vatandaşımızın, Her Kurumumuzun, Her Kuruluşumuzun En Başta Gelen Sorumluluğudur. Bizim Tek Yaptığımız da Bu Sorumluluğun Gereğini Yerine Getirmeye Çalışmaktan İbarettir.” İfadelerini Kullandı.

“BÜYÜK SIÇRAMAYI YAPABİLECEĞİMİZ BİR DÖNEME GİRDİK”

Dünyanın Terör, Göç, İklim Değişikliği, Kıtlık ve Yeni Nesil Teknolojiler Gibi Girift Meselelerle Uğraştığı Bir Dönemde Hiç Kimsenin Türkiye’yi Yeniden Kendi İç Çekişmeleri İçine Gömmesine İzin Veremeyeceklerini Vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Şunları Kaydetti:

“Türkiye, Geçmişte Bu İçe Dönük Kavgaların Bedellerini Hem Maddi Hem Manevi Olarak Ziyadesi İle Ödedi. Geçtiğimiz 19 Yılda 81 Vilayetimizin Tamamını Eğitimden Sağlığa, Ulaşımdan Sanayiye, Enerjiden Spora Her Alanda Gerçekten Çok İyi Bir Altyapıya Kavuşturduk. Gençlerimizin Heyecanı, Kabiliyeti, Azmi, Gayreti Gözlerinden Okunuyor. Sahip Olduğumuz Altyapı Üzerinde İhtiyacımız Olan Asıl Büyük Sıçramayı Yapabileceğimiz Bir Döneme Girdik.

Gençlerimizle Kahramanmaraş’ta Yaptığımız Sohbette Bunu Gördüm ve Onların Gözlerinde Bu Işıltıyı Gördüm. Bu İmkanı En İyi Şekilde Değerlendirebilmek İçin İstikrar ve Güven İkliminden Taviz Vermememiz Gerekiyor. İnşallah Cuma Günü Mersin’de Yine Gençlerimizle Beraber Olacağız. Milletimiz İçin Hiçbir Hayalleri, Ülkemiz İçin Hiçbir Projeleri, Devletimiz İçin Hiçbir Programı Olmayanların, Kendi İdeolojik Saplantıları ve Kişisel Hırsları Uğruna Bu Güzel Tabloyu Tersine Çevirmesine Rıza Gösteremeyiz. Bunun İçin Hep Birlikte Kazanımlarımıza Sahip Çıkacağımız, Potansiyelimizi En İyi Şekilde Değerlendireceğimiz Siyasi ve Sosyal Zeminden Taviz Vermemeliyiz.

Birliğimize, Beraberliğimize, Kardeşliğimize Sıkı Sıkı Sarılarak Tüm Dikkatimizi ve Gücümüzü Geleceğimizin İnşasına Yönetmeliyiz. İnşallah Cuma Günü Nükleer Santralimizi Yerinde Gidip Ziyaret Edeceğiz. Geldiği Safhayı Göreceğiz ve 2023’e, İnşallah Nükleer Santralin Ülkemize Kazandırıldığını da Göreceğiz. Medya Kuruluşlarımıza ve Medya Mensuplarımıza Bu Tarihi Süreçte Çok Önemli Görevler Düşüyor. Milletimize Hakikatleri Göstererek, Türkiye’nin Bu Hayati Sınamadan Başarıyla Çıkmasına Katkı Sağlayacağınıza İnanıyor, Bu Duygularla Bir Kez Daha Anadolu Medya Ödülleri’ni Tevdi Edeceğimiz Kurumlarımızı ve Arkadaşlarımızı Tebrik Ediyor, Anadolu Yayıncılar Birliği Yöneticilerine Bizleri Bu Güzel Atmosferde Bir Araya Getirdikleri İçin Tekrar Şahsım Milletim Adına Teşekkür Ediyorum.”

TÖRENDEN NOTLAR

Törene Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay; Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, Siyasi Parti Temsilcileri, Milletvekilleri, Medya Temsilcileri ve Gazeteciler Katıldı.

Programda, Anadolu Yayıncılar Derneği Tanıtım Filmi Gösterildi. Dernek Başkanı Sinan Burhan Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Günün Anısına Hediye Takdim Etti.

Konuşmaların Ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çeşitli Kategorilerde Ödüle Layık Görülenlere Ödüllerini Verdi.

“Yılın İletişim Ödülü” Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun’a Verildi. “Yılın Haber Ajansı Ödülü”ne Layık Görülen Anadolu Ajansı Adına da Ödülü Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Serdar Karagöz Aldı.

Anadolu Yayıncılar Derneği Başkanı Sinan Burhan da Törende Yaptığı Konuşmada, Anadolu Medyasının Önemine Vurgu Yaparak, Yerel Medyanın Doğru Habercilik Yapmak İçin Çok Çalıştığını Belirtti.

Burhan, “Bizler Diğer Basın Organları Gibi 27 Mayıs Darbesine Destek Vermedik, 12 Eylül Darbesinde Yoktuk, 17-25 Aralık Hain Darbe Girişimi Yapan Kişi ve Kurumlara Karşı Milli İradenin Yanında Yer Aldık.” İfadesini Kullandı.

Dijital Medya ve Sosyal Medyanın Son Dönemde Kontrolsüzleşmeye Başladığını Vurgulayan Burhan, Sosyal Medyada Düzenlemenin Yapılması Gerektiğini, Kimsenin Özgürlük Adı Altında Başkasının Hayatını Karartmaya, Ulusal Güvenliğe Zarar Vermeye Hakkı Olmadığını da Sözlerine Ekledi.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

SOYLU: GÖÇ, UYUŞTURUCU VE TERÖRLE MÜCADELE KONULARINDA DÜNYADAN DAHA BÜTÜNCÜL YAKLAŞIMLAR GÖRMEYE İHTİYACIMIZ VAR

HIZLI YORUM YAP