DOLAR

32,2053$% -0.22

EURO

35,1156% -0.22

GRAM ALTIN

2.498,17%1,32

ÇEYREK ALTIN

4.035,00%1,11

BİST100

10.643,58%3,14

BİTCOİN

2160415฿%0.31261

ETHEREUM

100752Ξ%1.25961

a

MHP GENEL BAŞKANI BAHÇELİ: YUNANİSTAN’IN AB TARAFINDAN DESTEKLENMESİ BARBARLIĞA ORTAKLIKTIR

MHP Genel Başkanı Bahçeli: “İnsan Haklarını Yok Sayan ve Sınırlarına Gelen Mazlumlara Düşmanca Saldıran Yunanistan’ın Avrupa Birliği Tarafından Desteklenip Arka Çıkılması Barbarlığa Ortaklıktır.” Dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda Yaptığı Konuşmada, Uygarlıkla Özdeşleşmemiş, İnsani Hasletleri Özümseyememiş, Halen Barbar Eğilimler Taşıyan Toplum veya Ülkelerin Mevcudiyetinin Bu Çağda Derin Bir Hayal Kırıklığı Olduğunu Belirtti.

Lafa Gelince Haktan, Hukuktan Dem Vuran, Sıra Uygulamaya Geçince Kaçak ve Korkak Güreşenlerin İnsanlığın Yüz Karası Olduğunu Söyleyen Bahçeli, “Utanmadan Medenilik Pozu Verirler, ‘Muasırız’ Derler Ama Gerçekte İnsani Değerlere Muarız Olduklarını Bir Türlü Gizleyemezler, Saklayamazlar. Nitekim Husumetle Süslenmiş Mızraklarını Çuvala Sokamazlar. Batının Hal-İ Pürmelali Tam da Budur.” Diye Konuştu.

Bahçeli, Türkiye-Yunanistan Sınırında Yaşanan İlkel ve İç Yaralayıcı Olayların “İnsanım” Diyen Herkesi Ürküttüğünü, İnfiale Sürükleyerek Ürpermesine Neden Olduğunu Dile Getirdi.

“İNSANLIK DEĞERLERİNİ ALENEN ÇİĞNEMİŞTİR”

Türkiye’nin Farklı İllerinden Avrupa’ya Gitmek Amacıyla Yollara Düşen Sığınmacıların Pazarkule Sınır Kapısı’nın Yunanistan Tarafından Kapatılmasıyla Maruz Kaldıkları Trajedinin Tek Kelimeyle “Barbarlık” Olduğunu Vurgulayan Bahçeli, Şöyle Konuştu:

“Yunan Güvenlik Güçlerinin Yapmadığı Zulüm Kalmamıştır. Kadın, Çocuk, Yaşlı Demeden Önüne Gelene Saldıranların Vicdanları Kurumuştur. Avrupa’ya Gitmek İsteyen Masumları Kara ve Deniz Sınırlarında Durdurup Şiddet ve Nefretle Püskürten, Olmadı Söven, Olmadı Döven, Olmadı Öldüren Yunanistan, Zulmün Koçbaşı Haline Dönüşmüştür. Sınırı Geçip Yunanistan’a İntikal Eden Sığınmacıları Önce Soyup Sonra da Eziyet ve İşkenceyle Geriye Çeviren Bu Ülke, İnsanlık Değerlerini Alenen Çiğnemiştir.”

Uluslararası Hukukun İhlal Edilmekle Kalmayıp, İnsan Haklarının da Tozlu Raflara Kaldırıldığını Belirten Bahçeli, Başta Afganistan Olmak Üzere Suriye, İran, Fas, Cezayir, Tunus, Pakistan ve Kuzey Afrika’dan Kopup Avrupa’ya Geçmek İsteyen, Aynı Zamanda Uluslararası Koruma Talep Eden Sığınmacılara Acımasız Muamele ve Müdahalelerin Yunan Zihniyetinin İpliğini Pazara Çıkardığını İfade Etti.

Bahçeli, “Sınırda Bekleyen Savunmasız İnsanlara Biber Gazı, Sis Bombası, Tazyikli Su, Kurşun, Kaba Güç Neyle İzah Edilecektir? Yazık Değil Midir? Ayıp Değil Midir? Rezalet Değil Midir? Karşımızdaki Şiddetseverlik Barbarlık Değilse O Halde Barbarlık Nedir? Ne İbretliktir ki Avrupa İnsani Felaketlere Duyarsız, Masumlara Kapalıdır.” Değerlendirmesinde Bulundu.

“AB ÜLKELERİ TÜRKİYE’Yİ ANLAMAKTAN UZAK”

Hırvatistan’da 6 Mart’ta Yapılan AB Dış İlişkiler Konseyi Olağanüstü Toplantısında AB Dışişleri Bakanları Tarafından Kabul Edilip Yayınlanan Sorunlu Bildirinin, Makul ve Mantıklı Hiçbir Yanının da Olmadığını Belirten Bahçeli, Sözlerini Şöyle Sürdürdü:

“Dünyada En Çok Mülteci Ve Sığınmacıya Ev Sahipliği Yapan Ülkenin Türkiye Olduğu Ayan Beyan Ortadadır. Bu Gerçeğe Rağmen, Türkiye’yi Göç Meselesini Siyasi Bir Amaçla Kullanmakla İtham Etmek Asılsız, Akılsız ve Ahlaksız Bir Yakıştırmadır. AB Ülkeleri Türkiye’yi Anlamaktan ve Kavramaktan Tamamıyla Uzaktır. İnsan Haklarını Yok Sayan ve Sınırlarına Gelen Mazlumlara Düşmanca Saldıran Yunanistan’ın AB Tarafından Desteklenip Arka Çıkılması, Barbarlığa Ortaklıktır. 1951 Cenevre Sözleşmesi ve Avrupa Mevzuatı Bir Kenara İtilmiştir. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi Buharlaşmış, Mültecilerin Hukuki Statüsüne İlişkin Sözleşme İle 1967 Protokolü Budanmıştır. Hem Yunanistan Hem de Diğer Avrupa Ülkeleri, Uluslararası Yükümlülüklerine Bağlı Kalarak Sığınmacıların Müracaatlarını Almak Mecburiyetindedir. Bunun Başkaca Yol ve Çaresi Yoktur. Yunanistan’ın Sığınmacı Başvurularını Askıya Almasının Hukuken Hiçbir Dayanağı Olamayacaktır. Kaldı ki Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği, Yunanistan’ın Bu Tavır Ve Tutumunun Uluslararası Hukukta Yeri Olmadığını Açıklamıştır. Yunanistan’ın Sığınmacılara Karadan ve Denizden Ateş Açması, Botlarını Batırması ve Maalesef Ölümlere Neden Olması Haydutluk, Hayasızlık, Hukuksuzluktur.”

MHP Genel Başkanı Bahçeli, Uluslararası Hukuk İle Mültecilere Dair Uluslararası Sözleşmelerin, Kendilerini Güvende Hissetmeyen, Savaş ve Benzeri Korkular Yüzünden Ülkelerini Terk Eden Her İnsana Başka Bir Ülkeye Sığınma Hakkı Verdiğini Anımsatarak, On Yıllardır İnsanlık Nutukları Atan, Sürekli Hamaset Yığınağı Yapan Hiçbir Ülkenin, Ahlaki ve İnsani İnandırıcılığının Kalmadığını Söyledi.

“Hani İnsan Hakları? Hani İnsan Onuruna Hürmet? Hani Zulme Karşı Mazlumlara Himmet?” Diye Soran Bahçeli, Şunları Kaydetti:

“AB Ülkeleri Vahim Bir Tenakuz Çukurundadır. Sınırda, Şu Kış Günlerinde, Küçücük Bedenleri Soğuktan Titreyen Yavrular, Çaresiz Analar, Perişan Babalar ‘Ben İnsanım’ Diyen Herkesi Yaralamaktadır. Parklarda, Bahçelerde Oynaması Gereken Çocuklar Yağmurda, Çamurda, Soğukta Feryat Etmektedir. Üstte Yok Başta Yoktur. Cep Delik Cepken Deliktir. Sabilerin Hıçkırıkları, Emzikli Bebeklerin Acıklı Halleri Vicdansızların, Merhametsizlerin, İnsan Sevgisinden Bihaber Meymenetsizlerin Yüzlerine Tokat Gibi İnmiş, Avrupa’nın Her Köşesinde de Yankılanmıştır. İnsani Yıkımların Kederi Yüreğimizin Tam Orta Yerine Çökmüştür. MHP Olarak Bu Ağır Tabloya Sessiz Kalamazdık. Bebeklerin, Çocukların Hazin Ve Hüzünlü Durumlarını Atıl ve Hareketsiz Şekilde Seyredemezdik. Bir Şeyler Yapmalıydık, Karınca Kararınca Yardım Elimizi Uzatmalıydık. Gönül ve Vicdan Seferberliğiyle Yaralara Merhem Olmalıydık. Çünkü Biz, ‘Komşusu Açken Tok Yatan Bizden Değildir’ Manevi Buyruğuna Bütün Hücrelerimizle İnanan Milliyetçi Ülkücü Hareketiz.”

Bahçeli, Geçen Hafta Edirne’de 0-10 Yaş Grubunu Hedefleyen “Göçmen Kreşi” Kurmak ve Mazlumları Kuşatmak İçin Samimiyetle Devreye Girdiklerini Söyledi.

Solgun Bakışlarıyla, Sararmış Yüzleriyle, Üşüyen Bedenleriyle Sınırda Tutacak El Bekleyen, Yedirip İçirip Giydirecek Müşfik Bir İrade Gözleyen Çocukların Temel İhtiyaçlarını Temin Ederek, Tırlarla Edirne’ye Gönderdiklerini Anlatan Bahçeli, “Türk Milletinin Gıpta Edilecek Vasfını, İmrenilecek Vakarını Gösterdik. Aynı Zamanda Türk Milletinin Şefkat ve Merhametiyle Yavrulara Dokunduk, Onları Nakış Nakış Vicdanlarımıza Dokuduk.” Diye Konuştu.

Her Çocuğun Bir Dünya, Her Bebeğin Bir Melek Olduğunu, Kokularının da Cennet Kokusu Olduğunu İfade Eden Bahçeli, “Bebeğin Kökeni, Mezhebi, Irkı, Milliyeti Bahis Konusu Dahi Edilemez. Bebeklere Acımayan, Çocuklara Aldırmayan, Düşkün ve Muhtaçları Dikkate Almayan Bir Medeniyetin Temelleri Çürük, Tedrisatı Bozuk, Tebessümü Sahte, Tezahürü Karanlıktır. İşte Yunanistan’ın İçinde Bulunduğu Avrupa Birliğinin (AB) Özeti Budur. İnanıyorum ki Zalimin Zulmü Bir Gün Mutlaka Kendisine Dönecektir. Yine İnanıyorum ki Zalimin Düşmanı Allah’tır.” Değerlendirmesinde Bulundu.

Bahçeli, Şair Mehmet Emin Yurdakul’un, “Bırak Ben Haykırayım” İsimli Şiirini Okuyarak, “Çocuklar Örselenmesin, Bebekler Ölmesin.” Dedi.

Göç Olgusunun, İnsanlık Tarihi Kadar Eski Olduğunu Belirten Bahçeli, Pek Çok İnsanın, Terör, Savaş, İşkence ve Ölüm Tehlikelerinden Kurtulabilmek Uğruna, Plastik Şişme Botlarla Açık Denizleri Geçmeyi Dahi Göze Aldığını Hatırlattı.

Bahçeli, 1960’da 76 Milyon Olan Uluslararası Göçmen Sayısının, 1980’de 100, 1990’da 154, 2015’te İse 244 Milyona Ulaştığına İşaret Etti. Uluslararası Göç Örgütü’nün 2020 Dünya Göç Raporu’na Göre Halen 272 Milyon İnsanın Göç Yolunda Olduğunu Anımsatan Bahçeli, 2050 İçin Yapılan Göç Tahminlerinin 230 Milyona Ulaşacağı Yönünde Olmasına Rağmen Son Verilerle Birlikte Tahminin 30 Yıl Önceden Aşıldığına Dikkati Çekti.

“AYLAN BEBEĞİN HİÇBİR SUÇU GÜNAHI YOKTU”

Binlerce İnsanın Akdeniz’i Geçip Avrupa Topraklarına Sığınabilmek İçin Hayatlarını Kaybettiklerini Söyleyen Bahçeli, 2016’da 6 Bin Kişinin Denizlerde Boğulduğunu ve Balıklara Yem Olduğunu Dile Getirdi.

Bahçeli, 2 Eylül 2015’de, Bodrum’dan Kos’a Geçmek İsteyen Sığınmacıların Fiber Tekneleri Batınca 11 Kişinin Öldüğünü Aktararak, “Ne Acıdır Ki 3 Yaşındaki Aylan Bebeğin Cansız Bedeni Kıyıya Vurmuştu. Bebeklerin Denizlerde Can Verip Sahillere Sürüklendiği Bir Dünyanın İyiliğinden, Gelişmişliğinden, Medeniliğinden Bahsedecek Kim Varsa, Şart Olsun Alnını Karışlarız.” Diye Konuştu.

Açlık, Kıtlık, Yoksulluk Ve Güvenlik Tehditlerinin, Milyonlarca İnsanın Yerini Yurdunu Bırakıp Başka Bir Yere Gitme Arayışının Temel Motivasyonu Olduğuna İşaret Eden Bahçeli, Arap Baharı İsimli Dehşet Döngüsünün Son Durağı Olan Suriye’de Milyonlarca İnsanın, Hayati Risk ve Tehlikelerinden Dolayı Yurtlarından Koptuğunu, Yollara Döküldüğünü Anlattı.

Aylan Bebeğin Hiçbir Suçu Günahı Olmadığını, Ne Silahı Ne Bombayı Ne de Güç ve Hakimiyet Mücadelelerini Bildiğini Vurgulayan Bahçeli, Şöyle Konuştu:

“Eline Aldığı Kurumuş Ekmekle Öğün Geçiriyor, Ailesiyle Birlikte Umuda Yelken Açıyordu. Aylan Bebekten Bütün Ülkeler, Bütün Küresel Kuruluşlar Yüzleri Varsa Kızarmalı, Gözleri Varsa Yaşarmalı, Vicdanları Varsa da Sızlamalıdır. Allah Bu Hesabı Bir Gün Mutlaka Soracaktır. Mazlumların Ahı, Vakti Saati Geldiğinde Zalimleri Perişan Edecek, İnim İnim İnletecektir. Bizim Niyazımız, Duamız, Dünya Gözüyle Dileğimiz Kesinlikle Budur.”

Türk Milletinin, Mazlumlara Her Fırsatta Kucak Açtığını, Sofrasına Buyur Ettiğini Anlatan Devlet Bahçeli, Batılı Ülkelerin İse Kulak Tıkadığını, Burun Kıvırdığını İfade Etti.

Suriye Kaosunun Sosyal ve Ekonomik Faturasını Ödeyen Devletin Belli Olduğunu, Ülkelerindeki Çatışmalardan Kaçan Suriyelilerin, 29 Nisan 2011’dan İtibaren Kitlesel Olarak Türkiye’ye Gelmeye Başladığını Hatırlatan Bahçeli, Mayıs 2011’de Sığınmacı Kampları Açıldığını Belirtti.

“TÜRKİYE SIĞINMACI DEPOSU DEĞİL”

İdlib’de 27 Şubat 2020’de Yapılan Kanlı Saldırıda 34 Şehit Verilmesi Üzerine Sınır Kapıların Açıldığını, İlk Etapta 47 Bin 113 Sığınmacının Türkiye’den Ayrıldığını Söyleyen Bahçeli, Dün İtibarıyla Meriç Nehri’ni Geçen Sığınmacı Sayısının 142 Bin, Ege Denizi’ni Geçen Sığınmacı Sayısının da Yaklaşık Bin Kişi Olduğunu İfade Etti.

Sayıları 8 Bine Yaklaşan Sığınmacının Halen Sınırda İnsanlık Dışı Önlemlerle, Tel Örgülerin ve Kalın Duvarların Ardında Bekletildiğine Dikkati Çeken Bahçeli, Türkiye’nin Taahhütlerine Her Zaman Sadık Kaldığını, Sözünü Tuttuğunun Altını Çizdi.

Sözünü Tutmayanların Açık Olduğunu Dile Getiren Bahçeli, Türkiye’nin AB İle 18 Mart 2016’da Yaptığı Anlaşmaya Uymayanların, Mükellefiyetlerini Yerine Getirmeyenlerin Bilindiğini Belirtti.

Türkiye’nin “Sığınmacı Deposu, Mülteci Toplama Kampı, Göçmen Barınma Alanı” Olmadığını Vurgulayan Bahçeli, Şöyle Devam Etti:

“Ege’de Göçmen Ölümlerinin Önlenmesi, İnsan Kaçakçılığı Zincirinin Kırılması ve Yasa Dışı Göçün Yasal Göçle İkame Edilmesi Amaçlansa da Sonuç Alınamamıştır. AB, Sürekli Bozgunculuk Yapmıştır. 18 Mart Mutabakatının Önemli Bir Unsuru Olan ‘Bire Bir Formülü’ Uyarınca, Yunan Adalarından 4 Nisan 2016 İtibarıyla Alınacak Her Bir Suriyeli İçin Ülkemizde Geçici Koruma Altındaki Bir Suriyelinin AB Ülkelerine Yerleştirilmeleri Sağlanacaktı. Böylelikle Türkiye’de Mülteci Yığılması En Aza İndirilecekti. Ne Var ki Uygulamada Pek Çok Pürüz Çıkmış, Külfet Tamamen Türkiye’nin Sırtına Yüklenmiştir. Buna da Hiç Kimsenin, Hiçbir Ülkenin Hakkı Yoktur.

Gerekirse Ekmeğimizi Bölüşür, Yeriz Fakat Aklımızla Oynanmasına İzin Vermeyiz. 18 Mart Mutabakatı Kapsamında Vatandaşlarımıza Vize Serbestisi 2018 Yılı İçinde Sağlanacaktı. En Geç 2017 Yılı Başında Gümrük Birliği Anlaşması’nın Güncellenmesi Hususunda Resmi Müzakereler Başlayacaktı. Suriyeli Sığınmacılara 6 Milyar Avroluk Mali Destek Vadedilmişti. Bunların Hiçbiri Gerçekleşmemiş, Türkiye’nin Sabrı Yanlış Yorumlanmış, AB Bir Kez Daha Aldatmıştır. Artık Gerçeklerin İnkarına İmkan Yoktur. Her Şey Meydandadır.”

“AVRUPA ÜLKELERİNİN PAÇASI TUTUŞTU”

Türkiye’nin Açık Kapı Politikasıyla Gereğini Yaptığını, Laftan Sözden Anlamayan Avrupa Ülkelerinin Paçasının Tutuştuğunu Belirten Bahçeli, Türkiye’nin Mevcut Şartlar Altında Yeni Sığınmacı Akınını Göğüslemesinin Mümkün Olmadığına Dikkati Çekti.

İdlib’deki Saldırılardan Kaçan 1,5 Milyon İnsanın Sınırda Olduğunu ve İnsani Krizin Devasa Boyutlara Ulaştığını Anlatan MHP Genel Başkanı Bahçeli, “Onlara Huzurlu Bir Gelecek Hazırlama Konusunda Her Ülkenin Eşit ve Adil Sorumluluğu Vardır ve Olmalıdır. Hatta 5 Mart Moskova Zirvesi İle Ülkemizde ve Sınırlarımızda Biriken Suriyeli Sığınmacıların Gönüllü ve Güvenli Şekilde Asıl İkamet Yerlerine Geri Dönüşlerinin Yolu da Açılmıştır.” Dedi.

Türkiye’nin “Yol Geçen Hanı Olmadığını” Kaydeden Devlet Bahçeli, “Bizim Gidecek Başka Bir Ülkemiz, Başka Bir Yurdumuz, Başımızı Sokacağımız Başka Bir Yuvamız Yoktur. Ülkemize Sığınmak İsteyen Mazlumları Sahipsiz Bırakmayız Ama Türk Milletinin ve Türkiye’nin de Geleceğini Yabana Atmayız, Atamayız, Atmayacağız.” Değerlendirmesini Yaptı.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

2020 FİTRE BEDELİ BELLİ OLDU

HIZLI YORUM YAP